Pazar, Mart 16, 2014

PAST PERFECT TENSE (Miş'li Geçmiş Zaman)(1)

PAST PERFECT TENSE(Miş’li Geçmiş Zaman)

Past Perfect Tense Türkçe’de "miş"li geçmiş zamanın karşılığı olarak kullanılabilir. Geçmişte olan iki olaydan, daha önce olanını ifade eder. 
Present Perfect Tense ile Past Perfect Tense arasındaki farkı anlayabilmek için aşağıdaki iki örneği inceleyelim.
- I have never seen an elephant. (Daha önce hiç fil görmedim.)
Present Perfect Tense ile kurulan bu cümlede, cümleyi söyleyen kişinin daha önce hiç fil görmediği anlaşılmaktadır.
- I had never seen an elephant. (Daha önce hiç fil görmemiştim.)
Past Perfect Tense ile kurulan bu cümlede ise, cümleyi söyleyen kişinin fili gördüğü anlaşılır. Yani bu cümleyi fili ilk kez gördüğünde söyleyebilir.

Past Perfect Tense Yapı:
Positive:
S + had+ Past Participle (V3)

She had never eaten kebab before she came to Turkey.(Türkiye’ye gelmeden önce hiç kebap yememişti)
They had just finished shopping when I saw them.(Onları gördüğümde alışverişi yeni bitirmişlerdi.)
We opened the window after the rain had stopped.(Yağmur durduktan sonra pencereyi açtık.)
He didn’t sign the contract until he had read it carefully.(Kontratı dikkatlice okumadan imzalamadı.)
 I had prepared the lunch when my son arrived home. (Oğlum eve vardığında öğle yemeğini hazırlamıştım.)

Negative:
S+ had not + Past Participle(V3)
      hadn’t
    
Mr. Sezer hadn’t ridden a camel until she went to Egypt.(Bay Sezer Mısır’a gitmeden önce hiç deveye binmemişti.)
I had never eaten sushi until I went to Japan.(Japonya’ya gitmeden önce hiç suşi yememiştim.)

 Hasan hadn’t seen a sea until he went to Istanbul.(Hasan İstanbul’a gidene kadar deniz görmemişti.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder